Study Visit of Social Inclusion

Study visit of social inclusion of Immigrants
Bu proje bir çalışma gezisidir, aynı zamanda KA105 Gençlik Çalışanı projesidir. Tam adı; " Bir çalışma gezisi; Mültecilerin sosyal enteregrasyonu" dur.




Plymouth
İzlemek için tıklayınız!


Çalışmaya 6 ülke 24 kişi katıldı. Katılımcıların hepsi birebir mültecilerle temas etmiş insanlardan seçilmiştir. Türkiye'de öğretmen olmaksa bu kriteri direk karşılamaktadır. Katılımcılar, öğretmenler , tercümanlar , öğrenciler ve mülteci çalışanlarından oluşmaktadır. Konu itibari ile çok ağır ve zor bir eğitimdi.  Eğitim 8 gün sürdü ve İngiltere'nin en güneyindeki Plymouth kendinde gerçekleşti. Program itibari ile sabah 10'da başladı ve akşam 7' de sonlandı ama daha geç bittiği zamanlar da oldu.

Mülteci , ülkesinde yaşadığı sorundan dolayı başka ülkeye kaçan insan iken, göçmen iş bulmak ve daha iyi bir eğitim görmek için başka ülkeye göçen kişidir.
Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre ; Mülteci ,sığınmacı demekken , göçmen; kendi ülkesinden ayrılarak yerleşmek için başka ülkeye giden (kimse, aile veya topluluk), muhacir:
 İngiltere'de mülteciler, savaşlardan kaçarken, göçmenlerin büyük bir bölümü Avrupa'dan iş bulmakta için İngiltere'ye gelmektedir.

Çalışma programı önce ülkelerimizdeki mülteci sorunlarının anlatıldığı sunumlarla başladı. Türkiye'nin sunumu en dikkat çekici sunumdu çünkü tüm ülkeler bizdeki durumu çok merak etmekteydiler. Biz rakamsal olarak en fazla mülteci bulunduran ülkeyiz. Daha sonra da tüm ülkelerin sunumlarıni dinledik.

İlk gezimiz Open Doors Language School ( Open Door Dil Okulu) a oldu. Harika uygulama. Burası bir dil okuludur. Anneler bebekleri ile bu okula geliyorlar. Bebeklerini okulun içinde bulunan kreşe bırakıyorlar. Bebekler kreşte zaman geçirirlerken, anneler İngiliz öğretmenlerden ingilizce dersleri alıyorlar. Kreş ve dil okulu aynı binanın içinde. Harika bir uygulama, bu proje sayesinde bu uygulamayı birebir görme imkanına sahip olduk. Bir İngilizce öğretmeni olarak derse girmek beni çok heyecanlandırdı. Kursta Afgan Sudanlı ve  Suriyeli kadınlar vardı. Hem anneler hem bebekler çok mutluydu. İngilizce öğretmenleri ile oynadığımız oyunları paylaştık. Benim için harika bir deneyimdi.
Mülteci enteregrasyonu için dil öğrenimi birinci şart çünkü ingilizce öğrenmeyen mülteci iş bulamıyor, iletişime geçemiyor  ve yardım isteyemiyor.  O yüzden her yerde dil okulları var. Mülteci merkezinde bile gönüllü öğretmenler var.

İkinci durağımız "Stronger England Together" projesi idi. Polis teşkilatının uyguladığı bir proje. Çok başarılı. Polisler tek tek okullara gidip, çocukların mültecilere karşı ön yargılı olmalarını engelliyorlar.
Giden polisler inanılmaz sevecen ve paylaştıkları videolar inanılmaz etkili. Sunumları bizi bile etkiledi. Çocukların da çok etkinlediklerini ifade ettiler. Ayrıca İngiltere'de "Nefret suçu" yasaklaşmış ve cezası var.
Daha sonra Red Cross'u ( Kızıl Haç) ziyaret ettik. En güzel kısmı mülteciler çalışıyor. İngiltere'nin diğer Avrupa ülkelerinden farkı dernekler, yardım kuruluşları ve devlet kurumları birebir beraber çalışıyor. Aynı şekilde şehir meclisinin sunumunu da izledik ve tüm kurumların beraber çalışması sonucu güzel bir etkileşim yakalamışlar ve tanıştığınız tüm mülteciler memnuniyetlerini ilettiler.
Plymouth kütüphanesinde Afrika ile ilgili bir sunum izledik. Öncelikle kütüphane harika ve çok aktif. Şehrin göbeğinde ve kalabalık. Çok beğendik ve hayran kaldık. Sunum Mandela dönemini ve Afrikalı insanların yaşadığı ayrımcılığı anlatıyordu. İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu olan biri olarak bizim derslerde işlediğimiz konulardı.

Son ziyaretimiz "Start" kuruluşu idi. Mülteciler birebir bu kuruluşa gelip çalışabilmekte ve  üretime geçmektedir. İçinde el sanatları, spor , eğitim her şeyi barındıran kurun mültecilere umut olmuş ve tüm şehir tarafından takdir edilmektedir.

Proje videosu;




Ben de iz bırakan 7 günlük çalışmadan çok, döneceğimiz gün , Londra'da bir Somali'nin bize bakıyorsunuz teşekkür ederiz Türkiye demeseydi 😭

Ve bir şiirle bitirmek istiyorum;





Yorumlar