Sürdürülebilir Gelişme Odaklı Eğitim

Sürdürülebilir Gelişme Odaklı Eğitim



Sürdürülebilir Gelişme Odaklı Eğitim 24-27 Haziran tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsünde TÜBİTAK 4004 projesi kapsamında Doç. Dr. Mustafa Öztürk liderliğinde gerçekleştirilen bir eğitimdir. Eğitim iki grup olup ,ilk gruba yaklaşık 65 kişi katılmıştır.
Eğitimin benim bakış açımdan 45 saniyelik özeti şöyledir;
https://youtu.be/rsmNDV42BKg



Eğitim Sürdürülebilir Gelişme Odaklı bir eğitimdir.
Sürdürülebilir Gelişme Temaları şöyledir;

1. Gün
İlk gün açılış konuşmaları ile başladı.
İlk eğitimimiz Medya okuryazarlığı idi. İyi bir medya okuryazarı olmak için ilk soru şu olmalı? Metin kime ve neye hizmet ediyor? Metin ticari amaçlı mı? Hangi bakış açısıyla ve ideolojiyle yazılmış?
Filmleri ve dizileri seyrederken kadın erkek figürlerine dikkat edilmedi. Örneğin kadın hep fedakar ve anne iken, erkek çapkın ve sorumsuz gösterilir. Tüm başroller yakışıklı ve güzel. Özellikle çocukların hayata bakış açısı değişiyor. Artık hayatımızda medyadan kaçışımız yok ,öyleyse bilinçli bir medya okuryazarı olmalıyız.

2. gün
Çevre koruma programları;
Eko okul sistemini öğrendik.
Ayrıntılı bilgi için ;
http://www.ekookullar.org.tr/



Yaratıcı drama atölyesinde toplumsal cinsiyet adlı bir atölye gerçekleştirdik. Anne baba rollerini canlandırdık. Özellikle baba figürünü konuştuk. Özel alanın ne olduğunu konuştuk. Özel alan ,bir insanın etrafındaki yaklaşık 30 cm'lik alandır ve izin vermediği kişiler tarafından girildiğinde rahatsız olabilirsiniz.




3. Gün
Bir çocuğun anaokulu yaşında bir günde sorduğu soru sayısı 450 iken, bu sayı ilkokula başladığında 150'ye düşüyor. Ortaokulda bu sayı 50, lisede ise 2. Çocuklar okula gittikçe ve büyüdükçe soru sormaktan vazgeçiyorlar ve merak etmiyorlar.




Engelsiz yaşam ortamları oturumunda Hacettepe Üniversitesi'nin örnek çalışmalarını inceledik. Bir Hacettepe Üniversitesinin mezunu olarak, ben bire bir tanık oldum. Engelli öğrenciler için rampalardan asansöre kadar, onlar için bilgisayar laboratuvara kadar en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş.

Sosyal içerme son zamanlarda eğitimin popüler konularından biridir. Sosyal içerme diyince aklımıza genelde Suriyeli öğrenciler veya maddi sıkıntısı olan öğrenciler gelse de bu kısım çeşitlenmektedir.
Roman öğrenciler,  göçebe yaşayan öğrenciler, cinsel tercihi farklı olan öğrenciler sosyal içerme kavramına girer.

Ders içi ve Ders dışı etkinlik çalıştaylarında tüm öğretmenler SGE temalı etkinlikler tasarladılar.

İlk çalıştayımızda ben İngilizce ve Çevre konulu etkinlikler tasarladım. 

İkinci çalıştayımızda Ekonomi teması vardı. Bilgi toplumu üzerine konuştuk. Bilgi toplumu olma
İnternet kullanma oranları ve arge'ye yatırımla hesaplandığını öğrendik. Ayrıca eğitim yüzdelerinde Türkiye'nin bulunduğu konumu öğrendik.


4. Gün
Akılcı tüketim, İstek ve ihtiyaç ayrımı temasında hedefin aldığımızı geri dönüştürmek değil, tüketmemek olmalı olduğunu öğrendik.
Bir ayakkabının psikolojik ömrünün ortalama 3 yıl olduğunu , biz giysek de giymesek de 3 yıl sonra o ayakkabıdan sıkılacağımızı konuştuk.
Alışveriş yaparken 10 saniye kuralını uygulamak gerekir. Bu kural çok önemli. O mala gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını tespit edebiliriz.




Okul Tabanlı Beslenme Eğitimi
Bu eğitim okul hayatın ta kendisidir sloganı ile başladı.İyi bir işe sahip olmak için sağlıklı olmak lazım. Başarılı olmak için sağlıklı olmak lazım.Her şeyin başı sağlık ama nasıl? Sahte - Yalancı - Kimyasal Gıdalar ile sağlık olmaz. Bu ancak sağlık okur yazarlığı ile olur. Bebek beslenmesi, bebeğin ilerdeki hastalıklarını belirlerken, biz bu konuda duyarlı olmak zorundayız. Hiç bir çocuk geride bırakılamaz.






Final ürünü olarak;
Gruplara ayrıldık ve her birimiz birer proje tasarladık. Bu projeleri hayata geçirmek üzere yola çıktık.


En son sertifikalarımızı aldık.




Daha fazla bilgi için: 

Yorumlar